" DÜNYA'yı AHİRET'e götüremeyeceğine göre, öyle yaşa ki DÜNYA seni AHİRET'e götürsün." (Şems-i Tebrizi)
172 posts
"Zor zamanlar yaşıyorum, ağır sınavlardan geçiyorum.
Bu günler bittiğinde, sularım durulduğunda, dengemi bulduğumda, huzuruma kavuştuğumda geleceksen eğer, gelme.
Ben o gün; daha güçlü, daha katı, bir dağ gibi kıpırtısız ve heybetli olacağım. oysa şefkate bugün ihtiyacım var..."
Bende demlenip, Başkasına dökme yüreğini… Onlar şekerle tatlandırır, Ben şekersiz içerim seni… Hadi gel; Soğumasın çayımız...👇
Çilek sevenlee beri gelsin hele...
Yinme mi bunla gari... 🍓🙌🍓
Yaz bitiyor,tadına varın doyunca...
Seneye belki varız,
Belki de yokuz...
RABBİM'den başka kim bilir ki?
"Hayat bazen Yarım kalan hayaller Yarına bırakılan umutlardan ibaret…"
Öyle sevdalar olur, benimsin diyemediğin, Kimselere duyurup ilan edemediğin, Tutup elin den göğsünü gere gere, Seviyorum ulan diye gösteremediğin, Öyle kaçak göçek yarım sevdalar olur… Kör bir kurşun gibi saklarsın yüreğin de, Adı sen de sevdası yüreğinde gizlidir, El ele dolaşamadığın, sarılamadığın, Ve benimsin diyemediğin öyle sevdalar olur…
Her gecenin bir sabahı, Her derdin bir dermânı, Her duyulmayanın bir fermânı vardır.
• Dallar kırılır, • Yapraklar dökülür, • Mevsim kış olur.
Ama gün gelir ; Vaadinden asla dönmeyen Rahmân :
• Geceyi sabaha, • Derdi dermâna, • Dalı çiçeğine, • Göğü ve yeri baharına kavuşturur..
SABRET…
Oysa ; Bir kere konuşsaydık çözecektik her şeyi. Böylesine kördüğüm olmayacaktı bu aşk. Önce öfkemize, sonra da gururumuza yenildik. “O bana susuyordu” “Ben ona susuyordum…"
nasılsın ? diye sorunca, sustu kaldı kalbim... Öylesine sorulmuş bir söz olmasaydı eğer, iyiyim diyecektim... İşte ; O gün bu gündür hâlâ, tek kahve söylerim kendime...
Gecenin en güzel tarafı ne biliyor musunuz ? Gündüzün hengamesinden, telaşından kurtulup sessizliğe bürünüyorsunuz.
Kendinizle başbaşa verip derin bir muhasebe yapıyorsunuz. Ve yorulan bedeninizi, yüreğinizi bir nebze de olsa dinlendiriyorsunuz.
Ben oldum olası severim geceleri ve yitirdiğim ne varsa gecenin zifiri karanlığında ararım.
Karanlık yol gösterir bazen insana, soğuk su etkisi yapar Zihni’nize.
Uykusuzluk yormaz aslında insanı, insanı yoran zihnindeki karmaşık cevapsız sorulardır.
Varsın olsun; ben yine de geceleri seviyorum. En azından kendimle başbaşayım.
"Anlamını yitiren yerlere veda etmek gerek. Hatır gönül bilmeyenleri, hatırdan silmek gerek. Ruhu ve şahsiyeti incitenleri terk etmek gerek. Sabır da yorulursa eğer, Sonundaki selamete yürümek gerek! Naifliği eziklik sananların, zanlarını da ezip geçmek gerek…!"
Bolluğun, bereketin, adalet ve hakkaniyetin, sevgi ve merhametin, gönüllerdeki kardeşliğin, paylaşmaktaki insaniyet ve güzelliğin timsali Aşure Günü 'nün tüm insanlığa hayır, mutluluk, huzur getirmesini diliyorum.
" Bir çok duyguyu aynı anda barındırıyorum, Kızgınım ama en çok kendime, Hatta çoğu şey için kendime kızgınım. İnsanların beni bu kadar kolay kırmasına izin verdiğim için kendime çok pis kızgınım, Birazdan kendimle kavgaya tutuşacağım.. Bazen öyle anlar geliyor ki tutunduğun her dalın yalan olduğunu anlıyorsun, Aslında tek gerçek olan insanın kendi içinde ki duygular ve düşündükleri fikirler.. En yakınınızda olan kişi bile bir süre sonra bencilleşiyor, Sırf kendini düşündüğü için sizi rahatça kırıp dönebiliyor, Üstelik çok gereksiz nedenler ve gereksiz kişiler yüzünden, Şöyle bir düşününce de bakıyorsun ki, Demek ki kırmaya dökmeye bahane arıyormuş. Ama insan her kırılışında, Her düşüsünde biraz daha akıllanıyor ve biraz daha soyutluyor kendini toplumdan.. Aslında kırıla kırıla kendimi sevmeyi de öğrendim. Ve hiç bir şeyden de pişman değilim, Yaptığım ne varsa iyi ki de yaptım, Ben böyleyim ve hep böyle olacağım. Sanırım çok fazla içimde tuttum.. Her neyse, Kendime ve daha bir çok kişiye, Kırgınım ya da kızgın… "
Sevgiye kaynak arama, o senin yüreğinde. Çiçeğe, böceğe, kediye… Eşe, dosta, sevgiliye … Neye istersen, kime istersen ver. Çoğalarak dönecektir geriye. Bu Dünya'nın mükemmel insanlara ihtiyacı yok. Bu Dünya'nın sevgi dolu insanlara ihtiyacı var…
Ne halin varsa görmeye geldim.. Bendeki “sen"i senle buluşturmaya geldim.. Herşeyimi toparlayıp, yüreğinde gösterdiğin yere kurulmaya geldim.. Misafirliğe değil! Ev sahibi olmaya geldim.. Tüm sözleri çürütüp, seni dinlemeye geldim.. Gözlerimi kör; Gönlümü mest eden bakışlarına gark olmaya geldim.. Kırılan ümitlerini tamire geldim.. Hislerine tercüman olmaya geldim.. Halimi haline köle yapmaya geldim.. Aşkın hamurunu yapmaya geldim.. Davetsizce gönlüne emrivaki yapmaya geldim.. Uluorta aşkın sendeki tecellisini seyretmeye geldim.. Herşeye hazırlıklı geldim.. EY YAR Seninle ölmeye geldim Ateşsen yanmaya, Yağmursan ıslanmaya, Soğuksan donmaya geldim.. EY SEVGİLİ Senden mücevherler değil, Tebessüm almaya geldim.. Ölümsen ölmeye, Hayatsan kalmaya geldim…
(Hz.Mevlâna)
O kadar çok gidenim olduki ben den, Oysa hepsi hiç gitmeyecek gibi gelmişti, Sorsanız hepsi de çok sevmişti, Sonra dan hepsinin bir bahanesi çıktı, Herkes kendince bir sebep bulup kaçtı, Nedenleri hep sevgiye dair şeylerdi, Kimi kıskançsın dedi, Kimi çok ilgilisin boğuyorsun, Kimi fazla karışıyorsun, Dedim ya, hepsinin bahanesi vardı işte, Sorsanız hepsi de haklıydı, hepsi kusursuz, Bir tek ben suçluydum, bir tek ben huysuz, Olsun dedim, olsun canları sağolsun, Gidenlere ben den uğurlar olsun, Dedim ya, çok gidenlerim oldu ben den, Ben hiç birine beddua etmedim yine de, Kimseyi kınamadım, suçlamadım, Ben gidenlerimi hep hayır Duâ'larla uğurladım, Gittikleri yerlere yakışsınlar istedim, Gittikleri yerde mutlu olsunlar dedim, Çünkü ben aşkı böyle gördüm, böyle sevdim...
(Alıntıdır)
Gitme uzaklara; “Kalbim dayanamaz yokluğuna... Sonra ;
Nefes nefese özlüyorum SENİ”
Ben öyle parıltılı, yaldızlı sözler bilmem güzeller güzeli. Sevsem de, sevgim den ar eder yine de söyleyemem sevdiğimi. Ne zaman aklıma düşsen, sıkışır göğüs kafesim. Can havliyle çırpınır durur serçe yüreğim. Geceler daha bi karanlık geçer yokluğunda. Gırtlağıma çöker sensizlik, buram buram özlem kokar odanın içi Özlesem de, hasretin den ar eder yine de söyleyemem özlediğimi. Ben öyle parıltılı, yaldızlı sözler bilmem güzeller güzeli. Herkes gibi sıradan, herkes gibi alışılagelmiş olamam. Olursam, aşka ihanet etmiş sayarım kendimi hiç affedemem. Seni sığdıramam hiç bir şeye ve dahi benzetemem hiç kimseye. Benden herkes gibi olmamı bekleme, istesem de olamam. En masum duyguları saklarım ben yüreğimin dehlizlerinde. İlk sen tat, ilk sen gör, ilk sen yaşa, isterim aşikar edemem. Dile düşüremem, dile vurmayı ar saydığım benliğimi. Ben öyle parıltılı, yaldızlı sözler bilmem güzeller güzeli. Bir posta güvercinine yüklemiş salmışım sana olan bütün hissiyatımı. Edebim ve mahremiyetim gereği, boynunu bıçağa uzatmış kurban gibi senden medet beklerim. Teslimiyetim sana, özlemim sana, acziyetim sana dır. Sevsem de, sevgim den ar eder yine de söyleyemem sevdiğimi. İsterim ki; sen çöz dilimin bağını ve anla bende ki seni.
Çok şey kaldı içimde sana ait Hep söylenmek istenen, Ama hiç söylenmeyen şeyler ...
Yani anlayacağın hâlâ bende yaşıyorsun Ve hayallerime hâla en çok Sen yakışıyorsun ...
"Yaptığın sana geri dönecektir; o yüzden sadece iyilik yap…"
—Hiç ummadık zamanlarda aklına ben düşeceğim. —Yüreğin titreyecek özlemle iç geçirirken.
—Gözlerin buğulanıp kirpiklerin ıslanacak önce. —Sonra bir kaç damla gözyaşı olup. —Ağır ağır süzüleceğim yanaklarından.
—Çaresizliğimize yenileceğiz ikimizde. —Söyleyemesek de. —Hiç dile gelmese de. —İki uzak kentlerden. —Özleyeceğiz bir birimizi...
(Alıntıdır)
"Ve sonunda sadece ruhunda ki güzelliği gören seninle kalır…"
"Hayır ; Ben kimseyi yarı yolda bırakmadım… Kendi hikayemden ayrıldım."
Artık yazmasam diyorum, Bıraksam kağıdı kalemi, Ve ansızın çalsam kapını, Bütün cesaretimle dikilsem karşına, Kağıt kalem çare değil, Böyle yazmakla olmuyor, Al beni içeri açayım sana içimi desem, Ve ellerin avuçlarımın içinde, Gözlerim gözlerinde kilit, Yüreğim yüreğin de mahpus, Saatlerce anlatsam döksem içimi, Kah çocuklar gibi ağlasam, Kah yetimler gibi sarılsam, Ne var ne yok anlatsam, Daha samimi, Daha içten, Daha gerçekçi, Daha doğal, Daha yaşanılası, Anlarmısın beni, Sahi !! Sen de istermisin..?